Prepubertal dönemde ortaya çıkan kitlelerin tamamına yakını iyi huyludur. Ancak memede kitle şikayeti ile başvuran çocuklarda olası tanılar aşağıdaki gibidir:
İçindekiler
Basit kistler: Çocukluk çağı boyunca benign basit kistler çoğunlukla meme gelişiminin başlaması ile görülürler. Bunlar yumuşak, ağrısız, çevredeki meme dokusuna fikse olmayan kitlelerdir. İğne aspirasyonu ile kistler tamamen kaybolur. Sıvı seröz veya kahverengidir. Aspirasyondan sonra, kitlenin devam etmesi biyopsi için endikasyondur.
Fibrokistik hastalık: Olgunlaşmış memenin bir hastalığıdır. Genellikle 40-50’li yaşlarda ortaya çıkar. Çoğunlukla çocukları ilgilendiren bir konu değildir.
Fibroadenom: Çocukluk yaş grubunda en fazla görülen meme kitlesidir benign olarak bilinirler. Çocukluk yaş grubunu etkileyen iki çeşidi vardır; adult ve juvenil.
Adult fibroadenoma: Geç adölesanları ve genç kadınları etkiler. Olguların %10-15’inde kitle birden çoktur. Kitle küçüktür (1-2 cm çapında). İyi sınırlı, lastik kıvamındadır ve mobildir.
Juvenil fibroadenoma: Puberte çağındaki genç adölesanları etkiler. Adult fibroadenomun tersine, daha büyüktür ve meme asimetrisine sebep olabilir. Juvenil fibroadenomlar kitlenin büyümesinden kaçınmak ve kalan normal meme dokusunun yapısını korumak için tanıdan sonraki en kısa zamanda eksize edilmelidir. Fibroadenomların eksizyonu direk olarak kitlenin üzerinden Langer çizgilerini takip eden bir insizyonla yapılır. Birkaç milimetreden daha fazla normal meme dokusunu içermeyen kitle eksize edilir. Geniş jüvenil fibroadenomlar için de aynı yaklaşım uygulanabilir. Sonuçta meme gelişimi genellikle normal ve simetriktir. Tümör tarafından oluşturulmuş defekt zamanla doldurulur.
- Filloid Tümörler: Filloid tümörler sistosarkoma filloides olarak da bilinirler. Benign (iyi huylu) bir tümörden hızlı büyüyen metastaz yapan malign (kötü huylu) bir tümöre kadar değişiklik gösterir. Boyutu 1-40 cm olabilir. Kitlesel olarak iyi sınırlanmış bir filloid tümör bir fibroadenoma benzer ancak gerçek kapsülü yoktur. Yüzeyinde güç farkedilen küçük çıkıntılar görülebilir. Bu özgün görünüm normal meme dokusundan 2 cm güvenlik aralığını içeren tam rezeksiyonu gerektirir. Fibröz alanlar yumuşak doku, kas alanları ve kistler arasında dağılmıştır ve boşluk berrak veya yarı katı kan sıvısı ile dolmuştur. Tüm bu görünümler fibroadenomdan ayırımı sağlar. Hastaların ortalama yaşı kırklı yaşlardır. Filloid tümörler hem adölesan hem de prepubertal dönemde de görülebilir. Filloid tümörlerin operasyondan önce adenomdan ayırımı zordur. Kesin tanı açık eksizyonel biyopsi ile konur. Her ne kadar tüm vakalarda kesin tanı vermezse de ince iğne aspirasyon biyopsisinde tanı stromal ve benign epitelyal dokuda dismorfik paternin görülmesi ile saptanır.
Filloid tümörün mamografik görünümü fibroadenoma benzer. Düz, polilobüle görünüm vardır. USG filloid tümör için karekteristik olan solid kitleler olmaksızın kistlerin bulunması durumunda yararlıdır. Preoperatif tanı biliniyorsa, normal meme dokusundan 2 cm alan geniş lokal eksizyon yapılmalıdır. Tümör pektoral fasiaya uzanıyorsa tümöre komşu kaslar da alınmalıdır. Filloid tümörlerin %20’si rezeksiyondan sonra minimal veya sınırı olmadan tekrarlar. Yazarların çoğu uygun sınır elde etmek için normal meme dokusunun rezeksizyonunu önerirler. Beş cm’den daha büyük benign tümörler küçüklerden daha fazla tekrarlama oranına sahiptir (sırasıyla %39 ve %10). Hem benign hem de malign filloid tümörler takrarlayabilir. Önceden benign olarak rezeke edilen tümörlerin tekrarlarında daha kötü prognozlaryla beraber %20 oranında malign histolojik transformasyon görülmektedir. Benign tümörlerin lokal tekrarları, yazarların bir kısmı malign tümör rekürrensi olabileceği için basit mastektomiyi tavsiye etse de reeksize edilir.
Çocuklarda meme hastalıkları, izmir, çocuk cerrahisi uzmanı, en iyi cerrah, çocuklarda meme hastalıkları, yenidoğan sünneti, çocuk cerrahisi, yenidoğan cerrahisi, çocuklarda meme hastalıkları, yenidoğan cerrahı, en iyi hekim, çocuk cerrahı, çocuklarda meme hastalıkları, yenidoğan cerrahı
Meme Kanseri: Her ne kadar 25 yaşından önce tüm meme kanserlerinin sadece %0,2’si ortaya çıkarsa da dişi adölesanlar kadar 5 yaşından daha küçük erkek çocuklarda da meme kanseri saptanmıştır. Bu hastalarda sıklıkla meme başı akıntısı vardır. Sekretuar olmayan meme kanserleri çocukluk yaş grubunda sekretuarlara göre daha az görülürler.
Metastatik karsinomlar: Memede metastatik karsinomlar da görülebilir. Özellkle osteosarkom, lenfoma ve rabdomyosarkomun memeye metastazları bildirilmiştir.
Çocuklarda Meme Hastalıkları Tedavi Yöntemi
Bu kitlelerin, olası tanıyı kesinleştirmek ve mevcut semptomların giderilmesi amacıyla cerrahi tedavi gerekir Bu operasyon genel anestezi altında ve Çocuk cerrahisi uzmanı tarafından gerçekleştirilecektir. Memedeki bu kitle, cilt uzantılarına uygun ve kitle üzerine düşecek insizyonla başlar (ancak doktorunuz daha farklı bir kesi yapma ihtiyacı duyabilir), çevresindeki damar, sinir ve sağlıklı meme dokusu gibi önemli anatomik yapılardan dikkatlice ayrılarak total olarak çıkartılır.
İşlemden Beklenen Faydalar
İşlemden sonra bu kitlenin ortadan kalkması ve mevcut semptomların ortadan kalkması ve olası bir hastalığın kitlenin patoloji departmanı tarafından incelenmesi sonrası kesinleştirilmesidir.
İşlemin Uygulanmaması Durumunda Karşılaşılabilecek Sonuçlar
Başvurduğunuz şikayetler devam edecektir ve olası bir hastalığın teşhisi mümkün olamayacaktır ve kesin tanı konamayacağı için medikal tedavide gecikmeler olabilecektir.
İşlemin Alternatifleri
Yapılan radyolojik görüntülemeler, laboratuar tetkikleri ve ince iğne biyopsisi ile hastalığınız hakkında bir ön fikir elde edilebilir ancak kesin tanı bu kitlenin çıkartılıp patoloji departmanı incelenmesiyle ulaşılabilir.
İşlemin Süresi Ve Başarı Şansı
Operasyonun süresi tahmini olarak 30-60 dakikadır, başarı şansı ise %85-100’dür.
Ameliyatın Riskleri Ve Olası Komplikasyonlar
Bu hastalığın cerrahi tedavisi sırasında ve sonrasında hayati risk oluşturacak komplikasyonlar beklenmemektedir. Ancak çok nadirde olsa aşağıdaki durumlar olasıdır.
Genel Komplikasyonlar
Akciğerlerde küçük alanlarda sönme oluşabilir, bunlar akciğer enfeksiyonu riskini arttırabilir. Bu durum antibiotik tedavisi ve fizyoterapi gerektirebilir.
Ameliyata Ait Komplikasyonlar:
Kanama: Ameliyat sırasında ve sonrasında kistin yerleştiği bölgeden kanama olabilir. Bu durumun genellikle bası ile durdurulması mümkündür, ancak çok nadiren de olsa tekrar ameliyathanede dikiş atmak gerekebilir.
Enfeksiyon: Ameliyat sonrasında iyileşme sırasında yara yeri enfeksiyonu gelişebilir. Olasılığı %3-4’dür.
Komşu doku yaralanması: Ameliyat sırasında çevre dokular yaralanabilir.
Hastalığın tekrarlaması: Çok nadiren şikayetler devam edebilir, özellikle operasyon öncesi enfekte olan kitlelerin varlığında bu olasılık daha yüksektir. Bu durumda aynı operasyon tekrarlanabilir.
Ameliyat sonrası oluşabilecek Skar: Yara genellikle çizgi şeklinde bir iz bırakarak tamamen iyileşir. Bazen bu iz anormal yapıda beklenenden daha büyük, kızarık ve ağrılı olabilir, nadiren cerrahi gerektirecek kalınlaşmış, geniş kırmızı renkte de olabilir. Tam iyileşmenin yaklaşık 6 ay gibi bir zaman sürmesi muhtemeldir
Çocukluk Çağı Tümörleri hakkında bilgi alabilirsiniz.