Halk arasında rahim ağzının kapanması olarak da adlandırılan bu durum, kız çocukların cinsel organlarındaki küçük dudaklar olarak tanımlanan (labium minusların) ve iki yanda bulunan yapıların birbirlerine yapışmasıdır. Bu da vajinanın giriş kısmının, hatta bazen idrar deliğinin de önünün beyaz-mavimsi, ince bir doku ile kapanması durumudur. Puberte öncesi kız çocuklarında özellikle 3 ay-4 yaş arasında %1.8-3.3 oranında görülür. Doğuştan olmayıp genellikle bebeğin bezli olduğu dönemde olur.Bazı bebeklerde hayatın ilk 1-2 ayında bile görülebilir. Bazı çocuklarda ise bezden kurtulup tuvalet eğitimini tamamladıktan sonra bile ortaya çıkabilir. Yapışma alt köşeden başlayarak klitorise kadar yani vaginanın en üst kısmına doğru ilerleyebilir. Nedeni tam olarak bilinmese de puberte öncesi östrojen seviyesi düşük olan kız çocuklarında bu bölgenin tahriş olmasına bağlı olarak ortaya çıktığı düşünülmektedir.
En sık bu bölgede kronik irritasyon, bozuk hijyen ve bebek bezi dermatiti gibi faktörler suçlanmaktadır. Bezli dönemde kullanılan ıslak mendillere bağlı tahriş etyolojide önemlidir. Ayrıca asiditesi uygun olmayan sabun ya da şampuan kullanımı ve lokal mantar enfeksiyonları da (pişikler) önemlidir. Bu bölgeyi nemli tutan salgıların da olmadığı bir dönemde kuruluk da tahrişe yol açar ve yapışıklığa neden olabilir. Genellikle aile durumun farkında olmaz, çocuk doktorunun yaptığı rutin kontrol sırasında fark edilir. Bazı çocuklarda idrar yapmada zorluk oluşabilir. Yapışıklığın gerisinde idrar birikmesine bağlı olarak idrar yapma sonrasında iç çamaşırının ıslanması gibi bir durum görülebilir. Ya da idrar yolu enfeksiyonuna bağlı yakınmalar görülebilir.
Tedavi öncelikli amaç tahriş ya da enfeksiyonun ortadan kaldırılmasına yöneliktir. Bu amaçla her ne kadar allerjen-free olsalar da ıslak mendillerin kullanılmasından sakınılmalıdır. Bez değişimlerinde bebeğin altı pH'ı ayarlı şampuanlarla yıkanarak iyice kurulanmalı ve ardından epitelizan etkili kremler sürülmelidir. Yapışıklığın düzelmesi için 1-3 haftalık östrojen hormonu içeren krem veya %0,5 betametazon içeren kremler kullanılması yaygın bir tedavi yöntemidir. Ancak kullanılan hormonlu kremin ciltten emilmesi sonrası östrojen hormonuna bağlı, meme büyümesi ve kıllanma gibi bazı yan etkilerin ortaya çıkması veya kortizonlu kremlere bağlı cilt kurulukları kremlerin kullanımını kısıtlamaktadır. Kremle yapılan tedavinin başarı oranı yaklaşık %60’dır. Krem uygulamalarıyla açılmayan inatçı olgularda yapışıklığın cerrahi olarak ayrılması önerilir. Yapılan operasyonda kesmeden cerrahi tabiriyle künt olarak küçük dudaklar birbirinden ayrılır, başarı oranı %100’dür. Ancak cerrahi sonrası yapışıklığın tekrarlama ihtimali hep akılda tutulmalıdır (bu oran yaklaşık %35’dir) ve vaginal bölgeye yönelik hijyenik uygulamalar ile tahrişten kaçınmak için gerekli girişimler devam etmelidir.